Bu Son Olsun: Beyazperde.com eleştirisi

2011, ilk filmlerle dolu bir yıl oldu. Geçen yıl gösterime giren 71 yerli yapımın 34'ü ilk film, ilk yönetmenlik denemesi idi. 2012 vizyonunun ilk haftasına da yine böyle bir filmle merhaba diyoruz. Genç yönetmenlerimizden Orçun Benli, 12 Eylül'ün karanlığına biraz buran, çokça gülümseten bir öyküyle ışık tutmaya çalışıyor.

Bu Son Olsun, meseleyi siyasi taraflar üzerinden değil de onlara bir şekilde bulaşmış apolitik bir grup sokak insanı üzerinden anlatmayı deniyor. Sokaklarda yaşayan, çer çöp toplayıp 3 kuruş şarap parasını çıkarmaya çalışan bu hayırsızlar tayfası, işlerine ve midelerine geldiği üzere solcusu, sağcısı, ülkücüsü, her ideolojinin adamına yakın duruyorlar. Onlar için memleketin gittiği yön/uçurum çok da önemli değil... Gelin görün ki kaderin ve darbenin cilveleri sonucunda hepsi aynı hapishanede buluşuyorlar. Bu andan itibaren bu grubun bakış açısının film içinde bir terazi görevi üstlendiğini görüyoruz ve fakat film ilerledikçe terazinin bir tarafa doğru kaydığını da izliyoruz ki, bu da zaten yönetmenin yapmayı amaçladığı şey...

Orçun Benli'nin 12 Eylül ile bir meselesi olduğu belli... Kimin yok ki? Filmini çekerken gişe kaygısı güttüğü (doğru olan da budur zaten), fakat bir yandan kendi sinemasını yapmak istediği de ortada... Film için oluşturduğu kast, kafasındaki filmi yapmak için de, seyirciyi salona çekmek için de olabilecek en doğru oyunculardan oluşuyor. Senaryo da kağıt üzerinde epey ilginç ama izlediğimiz filmin dram ve komedi tarafının birbiriyle pek anlaşamadığını da söylemeliyim.

Bir tarafta sert bir gerçeklik, öte tarafta ise abartılı bir komedi, filmi biraz kafası karışık bir hale sokmuş. Türk sinema seyircisi komediyi sever ama eğer bireysel değilse hicivden pek hoşlanmaz. Bu Son Olsun hem siyasi, hem taraf, hem de komik olmaya çalışıyor. Seyirci buna nasıl tepki verecek şimdiden kestirmesi güç ama, filmde bazı karakterlerin aşırı karikatürleştirilmesi ve sempatikleştirilmesi kısmına, özellikle sol görüşlü seyircinin yükleneceğini öngörüyorum.

Orçun Benli'nin ve Şükrü Üçpınar'ın kaleminden çıkan senaryo, giriş ve gelişme bölümünü sürpriz bir finale taşımak için kurgulamış. Güzel bir girişten sonra kahramanların hapishaneye düşmesiyle sıkıcılaşan film, romantik bir finalle seyircisine katarsis vaat ediyor ve bunu da başarıyor ama keşke burada bitseydi dedikten hemen sonra gelen sekanslarda boğazımıza bir yumruk da oturuyor...

Bu Son Olsun, özellikle senaryo kısmına daha dikkatli yaklaşıldığında iyi filmler çekebilecek bir ismi işaret ediyor. Filmin gişesi şimdilik bir soru işareti olarak duruyor. Türler arasında yaptığı keskin manevralar yüzünden bunu kestirmek epey güç... Bu kadar hevesli bir genç sinemacı, umarım bu ilk denemesinde hayal kırıklığına uğramaz ve bu son olmaz.

Twitter.com/murattolga murattolga@gmail.com