Hesabım
    Prometheus
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    4,5
    Muhteşem
    Prometheus

    Muhteşem Geri Dönüş!

    Yazar: Murat Tolga Şen

    Bilimkurgu seyretmek adına denize düşüp de yılana sarıldığımız zamanlardayız. Yıldız Savaşları ile dirilen 50'lerin seri filmlerinin eğlence duygusu sektöre hakim olunca, 2001: Uzay Macerası (2001 : A Space Odyssey) ile geç kazanıp erken kaybettiğimiz, sorular soran, cevaplar arayan felsefik bilimkurgu hikayelerinin sonu gelmişti. Yine Ridley Scott'un elinden çıkma ilk Yaratık (Alien) filmi aksiyon ve felsefe arasında kurduğu eşsiz denge ile türe yeni bir soluk getirdi ve külte dönüştü. İşin aksiyon duygusu serinin devam filmlerinde felsefenin başını ezerek Alien filmlerinin "tavşan kaç, tazı tut" bilimkurgu aksiyonlarına dönüşmesine yol açsa da, asıl fikir daha çok kazılacak bir madendi ve Ridley Scott Yalanlar Üstüne (Body of Lies)Robin Hood gibi hem gişede hem de eleştirmen gözünde başarısız filmlerden sonra kendi yarattığı efsaneyi diriltmeye karar verdi. İyi ki de öyle yaptı.

    Peşinen yazmak isterim ki, Prometheus kesinlikle bir Alien filmi değil, başka bir penceresi var ancak ilk Alien'de cevaplanmayan ve devam filmlerinde sorulmayan tüm sorulara bir cevabı var. Sürpriz bozan vermek istemiyorum ancak bu macera hem ilk Alien'e köprü, hem de bambaşka bir maceraya hazırlık yapıyor. Bir sürü cevap, bir sürü yeni soru...

    Peki izlediğiniz şeyden hoşlanacak mısınız? Kesinlikle evet! Bunun için benim gibi bir Alien fanatiği olmanıza da gerek yok, Prometheus müthiş bir bilimkurgu, aç oturduğunuz masada iştahla oturup yiyeceğiniz, beklemeye değer bir ziyafet... Ridley Scott sermayeden yemek yerine külte elinden gelen katkıyı yapmaya çalışmış ve bu, George Lucas'ın Star Wars'a yıllar sonra çektiği üçlemenin toplamındakinden daha yoğun bir çaba...

    Prometheus, bilimkurgu sineması açısından vizyoner bir film değil ancak türe yeniden 'zeka'yı ekleyebilecek kadar etkileyici.... Gemi tasarımıyla bile 70'lerin düşünen bilimkurgu zamanlarına gönderme yapan film teknik aşamada kusursuz. Dış uzay çekimleri de, gezegende geçen sekanslarda defalarca izleme isteği uyandırıyor. Mekan tasarımlarında H.R. Giger'in çizgisine sadık kalınmış, bu da yabancılaşma hissini güçlendiriyor.

    Alien filminin en büyük soru işareti olan Derelict Ship ve fanlar tarafından Space Jockey olarak adlandırılan dev uzaylı Prometheus'un öznesi olmuş durumda... Her musibetin başı ise yine "şirket" fakat henüz Weyland'ın Yutani ile ortaklığı gerçekleşmiş değil. Yine de söz konusu çıkarlar olduğunda "ekip" kolaylıkla harcanabiliyor. Filmin kötü adamı ise ilk Alien'deki "yaratık sevici" Ash gibi bir Android. Michael Fassbender'in harika bir performansla hayat verdiği David, kendisi için cevaplar arayan başına buyruk bir Android ancak ne zaman doğru, ne zaman yanlış yapacağını kestirmek güç.

    Son söz; Prometheus, bilimkurgu sevenler için son yıllarda gelen en iyi film. Alien kültünü takip edenler zaten filme bayılacaklar... Bu evrebden hiç bir şekilde haberdar olmayanları ön hazırlık yapmadan, keyifle izleyebilecekleri bir film bekliyor. Sinema tarihinin en etkileyici kürtaj sahnesini görmek için bile izleyebilirsiniz.  Ripley'in aksine Noomi Rapace'in canlandırdığı Elizabeth Shaw'un bir yaratık annesi olmaya hiç niyeti yok! Bir devam filmine büyük bir kapı aralayarak biten Prometheus, usta yönetmenin şanına yakışır bir film olmuş. Çok sevdim, şiddetle tavsiye ediyorum.

    murattolga@gmail.com

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top